Güzellik,bakim ve fiziğimizle ilgili her ne varsa,elimizden geldiğince özen gösteriyoruz.Tertemiz ütülü kıyafetler,doğru makyaj stili,bakım kürleri derken,acaba kaçımız iç güzelliğimizle bu kadar yakından ilgileniyoruz?
Tüketim toplumunda herşey,ruhumuzu taşıyan bedenlerimizin en harika görüntüye ulaşması için kurgulanıyor. Peki,ya kalbimizde enkazlar varsa,bu göçükleri sadece dış boya ile sıvamak nereye kadar mümkün olabilir? "Önemli olan ruh güzelliği"...bu sözü kaç kere duymuşsunuz yada fütursuzca başkaları için sarfetmişsinizdir.
Her hangi bir iliski sorununu dinlerken bile ister özel hayat,ister is hayatı yada soyal hayat olsun hemen ruh güzelliğiyle ilgilenmezmiyiz..
Ruh güzelliği denen mesele,o iki nefes arasında bedenimizin içinde saklı kalmış "BEN"dir. İnsan ruhu güzellikten zevk alacak şekilde yaratılmıştır.Her zaman en kusursuz olanı ve mükemmeli arar.Bu guzelliğe Allah'a iman etmek ve Kuran ahlakının yaşanması ile erişilebilir.
Böyle bir insan şartlara ve kişilere göre değişmeyen,çıkar peşinde koşmayan,haysiyetli,tevazulu,şerefli ve asil bir tavra sahip olur.
Akıl sahibi olmak ruh güzelliği kazandırır...insan aklının gelişmesi kalbinin "Allah'ın zikri"ile dolmasına bağlıdır.Allah'ın büyüklüğünü ve yaradışının mükemmelliğini düşünen, Onun nimetlerini anan,Onu yüceltip Ona ibadet eden bir kimse Ona itaat ettikçe hırslardan,korkulardan,bencil tutkulardan arınır.
Bu şekilde ruhunu temizleyerek gerçek ruh güzelliğine kavuşabilir.
Unutmayınki her güzellik emek ister ve insan verdiği ciddi emeğin sonucunda takdire değer bir güzellikle ödüllendirilir...